Yenilikler

Ellerinle mi konuşuyorsun? Onlarla da düşünebilirsiniz! Beyindeki somutlaşmış biliş mekanizmalarının gösterilmesi, yapay zeka üzerinde etkileri olabilir

Kelimeleri nasıl anlıyoruz? Bilim adamları, bir kelime beyninize girdiğinde ne olduğunu tam olarak anlamıyorlar. Osaka Metropolitan Üniversitesi Sürdürülebilir Sistem Bilimleri Enstitüsü’nde Profesör Shogo Makioka liderliğindeki bir araştırma grubu, bedenlenmiş biliş fikrini test etmek istedi. Somutlaştırılmış biliş, insanların nesnelerle ilgili kelimeleri onlarla nasıl etkileşime girdikleri aracılığıyla anlamalarını önerir, bu nedenle araştırmacılar, katılımcıların nesnelerle etkileşime girme yolları sınırlı olduğunda kelimelerin anlamsal işlenmesini gözlemlemek için bir test tasarladılar.

Kelimeler diğer kelimelere göre ifade edilir; örneğin bir “bardak”, “içmek için kullanılan camdan yapılmış bir kap” olabilir. Ancak, bir bardak sudan içeceğinizi, elinizde tutup ağzınıza getirdiğinizi veya bardağı düşürürseniz yere çarpacağını anlarsanız bardağı kullanabilirsiniz. Bunu anlamadan, gerçek bir bardağı tutabilecek bir robot yaratmak zor olurdu. Yapay zeka araştırmalarında bu sorunlar, sembolleri gerçek dünyayla eşleştiren sembol topraklama problemleri olarak bilinir.

İnsanlar sembol topraklamasına nasıl ulaşır? Bilişsel psikoloji ve bilişsel bilim, nesnelere beden ve çevre ile etkileşimler yoluyla anlam verildiği somutlaşmış biliş kavramını önerir.

Bedenlenmiş bilişi test etmek için araştırmacılar, katılımcıların elleriyle hareket edebildiklerinde, elleriyle hareket edebildiklerinde, beyinlerinin elle manipüle edilebilecek nesneleri tanımlayan kelimelere nasıl tepki verdiğini görmek için deneyler yaptılar.

“Beyin aktivitesini ölçmek ve analiz etmek için bir yöntem oluşturmak çok zordu. İlk yazar Bayan Sae Onishi, beyin aktivitesini yeterli doğrulukla ölçebileceğimiz bir şekilde bir görev bulmak için ısrarla çalıştı.” Profesör Makioka açıkladı.

Deneyde katılımcılara bir ekranda “fincan” ve “süpürge” gibi iki kelime sunuldu. Bu kelimelerin temsil ettiği nesnelerin göreceli boyutlarını karşılaştırmaları ve hangi nesnenin daha büyük olduğunu sözlü olarak cevaplamaları istendi – bu durumda “süpürge”. Her bir türün nasıl işlendiğini gözlemlemek için, “fincan” veya “süpürge” gibi elle manipüle edilebilen nesneler ve “bina” veya “elektrik direği” gibi manipüle edilemeyen nesneler olmak üzere iki tür nesneyi tanımlayan kelimeler arasında karşılaştırmalar yapıldı.

Testler sırasında katılımcılar ellerini serbest oldukları veya şeffaf akrilik bir plaka ile tutuldukları bir masanın üzerine koydu. İki kelime ekranda gösterildiğinde, hangisinin daha büyük bir nesneyi temsil ettiğini cevaplamak için, katılımcıların her iki nesneyi de düşünmeleri ve boyutlarını karşılaştırmaları, onları her kelimenin anlamını işlemeye zorlamaları gerekiyordu.

Beyin aktivitesi, daha fazla fiziksel kısıtlama getirmeden ölçüm alma avantajına sahip olan fonksiyonel yakın kızılötesi spektroskopisi (fNIRS) ile ölçüldü. Ölçümler, aletlerle ilgili anlamsal işlemden sorumlu olan sol beynin interparietal sulkus ve inferior parietal lobülüne (supramarjinal girus ve angular girus) odaklandı. Sözlü yanıtın hızı, kelimeler ekranda göründükten sonra katılımcının ne kadar hızlı yanıt verdiğini belirlemek için ölçülmüştür.

Sonuçlar, elle manipüle edilebilir nesnelere yanıt olarak sol beynin aktivitesinin, el kısıtlamaları ile önemli ölçüde azaldığını gösterdi. Sözlü tepkiler de el kısıtlamalarından etkilenmiştir. Bu sonuçlar, el hareketini kısıtlamanın, cisimleşmiş biliş fikrini destekleyen nesne anlamının işlenmesini etkilediğini göstermektedir. Bu sonuçlar, cisimleşmiş biliş fikrinin, nesnelerin anlamlarını öğrenmede yapay zeka için de etkili olabileceğini düşündürmektedir. Kağıt şurada yayınlandı: Bilimsel Raporlar.

Kaynak ve İleri Okuma: https://www.sciencedaily.com/releases/2022/09/220915104800.htm

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu